Reportage!

Geçtiğimiz hafta İzmir Arena’da gerçekleşen ve büyük ilgi gören, gençlere eğitim bursu sağlamak için düzenlenen LİYAKAT Derneği gecesinin sunuculuğunu üstlenen İzmirli güzel oyuncu ve sunucu Ebru Akel'i kuliste geceye hazırlanırken yakaladım ve Diva Dergisi için ufak bir röportaj yaptım. Akel, tüm zarifliğiyle sorularımı içtenlikle yanıtladı.

İzmir’de ailenizle mutlu bir yaşantı ve bale eğitimi sürdürürken,sizi her şeyi bırakıp İstanbul’a götüren neydi?

Hayatta ailemle ve sevdiklerimle olan mutlu yaşamıma becerilerimi de içine ekleyerek daha verimli ve anlamlı bir yaşam şekli seçtim. Kolay şeyleri hiç tercih etmedim,hep başarı ve sonuç odaklı düşünüp eğitimimi ve gelişimimi bu amaçla genişlettim. İstanbul bu anlamda benim gelişme alanım oldu .

Baleyi bırakmak, bambaşka bir hayata atılmak oldukça zor bir seçim.İzmir’den ayrılma kararınız için hayatınızın dönüm noktası diyebilir miyiz?

İstanbul’a gittiğimde okuldan henüz mezun olmuş ve Bale'yi bırakmamıştım. İzmir’den birtakım yeni atılımları denemek için uzun süre gidip gelerek çalıştım ve sonunda İstanbul’a taşındım. Yani düşünülmeden ve denemeden verilen acil bir karar değildi. Ama her zaman cesur bir tarafım olmuştur, buda bir gerçek ..

Üç kız kardeşin en küçüğü olarak hayata birkaç adım önde başladığınızı düşünüyor musunuz?

Kesinlikle! İnsanın iki ablası olması sahip olabileceği en büyük şanslardan. E tabi küçük olmanın avantajları da olmadı değil ;) Ama zaman içerisinde ben onların ablası gibi oldum galiba.

Sizi gerek oyuncu gerek sunucu kimliğinizle hep ekranlarda gördük. Sinema tecrübesi de edindikten sonra, beyaz perdeyi mi televizyonu mu kendinize daha yakın görüyorsunuz?

Sinema ve beyaz perdenin büyüsü bambaşka elbette. Kıyaslamak söz konusu bile değil benim için. Televizyonculuk başka renkli bir tarafım.

Stil sahibi biri olarak modayı yakından takip ediyor musunuz? Bu yılın trendlerini bizlerle paylaşabilir misiniz?

Açıkçası modayı çok takip etmiyorum ve bu konuda da içgüdüsel,doğal davranmayı tercih ediyorum. Bu yaz her yerde çok sevdiğim çiçek desenleri var ve ayrıca ilk kez siz İzmirli Diva okurlarına söylüyorum; sevgili arkadaşlarım Özusta Kuyumculuk ile yaz için çok özel bir koleksiyon üzerine çalışıyoruz. Bu konuda oldukça  heyecanlıyım. Sanırım bu yaz onlar benim modam olacak!

Yerli ve yabancı markalar,tasarımcılar arasında sizin favorileriniz hangileri?

Tuvanam benim vazgeçilmezim. Bunun dışında, yerli moda tasarımcılarından Dilek Hanif,Cengiz Abazoğlu,Atıl Kutoğlu ve Elif Cıgızoğlu’nu çok beğeniyorum. Yabancılardan da İsabel Marant,Stella McCartney ve Chanel’i çok seviyorum .

Bizimle paylaşabileceğiniz güzellik sırlarınız var mı ?

Kalbimi temiz tutuyorum, her ne olursa olsun kötülük biriktirmiyorum. Sahip olabileceğiniz en güzel şeylerden biri bu. Onun dışında, yüzüme bal&limon maskesi yapıyorum. Cilt tonunu dengeliyor, yaz öncesi mutlaka deneyin çok iyi gelir.

Rol aldığınız Küçük Sırlar dizisinde oynadığınız karakter sizi zorluyor mu yoksa kendinize ait bir şeyler buluyor musunuz?

Oyunculuk söz konusu olunca; her karakterden bir şeyler öğrendiğiniz gibi,zorlandığınız noktalar da olabiliyor.. Biricik karakterini ve cesaretini seviyorum .

Dizi dışında yeni projeler var mı ? Küçük Sırlar dan sonra ne yapmayı düşünüyorsunuz?

Her şey gibi yenilikler de bizi besliyor.Üzerinde çalıştığımız yeni projeler var.Onlar hakkında heyecan ve umut doluyum.

    Ebru Akel&Ertan Kayıtken

Bu arada ben ne giydim? Bütün akşam koşturmaktan outfit fotoğrafı çekmeyi unuttum ama neyse ki gecenin sonunda ablamla eve girmeden ayak üstü bir kaç kare çektik :)

Elbise:Zara  Kemer:Primark  Küpe:Mango  Ayakkabı:Topshop